Selam ve sevgilerin en güzelinin siz değerli dostlarımın olması dileği ile bu hafta sizlerle bu sütunda bu sayfalarımızda yine beraberiz. Yazıma başlamadan önce bazı arkadaşlarımın Soma gündemindeki olaylara neden değinmediğimi merak ettiklerini zaman zaman bana sitemde bulunuyorlar ancak benim buradaki konumum ve içinde bulunduğum , halen devam eden memuriyet görevim nedeni ile sadece şimdilik kaydı ile etliye,sütlüye karışmadan genel sosyal gündem olarak yazılarıma devam etmek istiyorum. Sevgili Dostlarım, değerli okurlarım,
Geleneksel Türk Tiyatrosunun son numunelerinden birisiydi Nejat Uygur ustamız.
Ortaoyunu ve meddah geleneğimizin günümüzdeki yüzüydü.
İsmail Dümbüllü keşfiydi.
Kendine has bir tarzı vardı.
Komikti ve de emektardı.
Ramiz Dayı gitti yakın zamanda.
Mehmet Ali Birand’ da, Savaş Abi’de…
Nejat Uygur da gitti işte.
Yaşam ağacı yapraklarını döküyor. Dün çiçek olup meyveye duran bugün toprağa düşüyor.
Ölmeyecek olan var mı diye feylesofane bir laf etmek istiyorum kalanlara.
Vakti gelen gidiyor; hem de ne bir saniye geç ne de bir saniye erken.
Mühim olan iyi bir ad bırakabilmek, güzel bir şekilde yâd edilebilmektir.
“Kahkaham mirasımdır” demişti Üstat öyle de olacak ve öyle de kabul edilecektir.
Toprağı bol olsun Allah rahmet eylesin.
Sahnelerin tabiri caizse tozunu yutmuştu.
Geleneksel Türk Tiyatrosu kökenliydi.
Son çınarlarda devriliyor bir bir.
Tarih oluyoruz.
Memleketin en komik adamlarındandı.
Adam gibi adamlarından hem de
Miğferine çiçek takan askerdi o.
Cem Yılmaz’ın -vefat eden ünlü komiklerimizin cenazelerine katılan kocaman siyah gözlüklü yaşayan ünlülere atfen yaptığı- esprisiyle NeJat UYGUR “Son esprisini yaptı.”
“Cibali Karakolu” yetimdir şimdi.
“Hastane mi Kestane mi?”yoktur daha!
“Zamsalak” olmaz asla!
“Sizinki Can da Bizimki Patlıcan mı?” demez kimse bir daha!
Emeğe sağlık demek düşer bize.
Yüreğe…
”Bir gün tiyatronun ışıkları sönecek, zil sesleri susacak ve tiyatro perdesi sonsuza kadar üzerime kapanacak. İşte o zaman giderken tüm üzüntülerinizi yanımda götürerek size sadece kahkahaları bırakacağım”demişti Üstat!
Şimdi sahnelerde bir hoş seda var ona dair!
Kahkahalar hüzün kokuyor.
Alkışlar susmuyor bugün!
Son sözüm şu “Gülmemek elde değildi sana Üstat!”
Allah rahmet eylesin.Mekanın cennet olsun, Gelecek hafta görüşünceye dek şen ve esen kalın, dua ile kalın sevgili dostlarım.