Selam ve sevgilerin en güzelinin siz değerli dostlarımın ve kıymetli okuyucularımın olması dileği ile sevgi ve saygılarımı sunarak bu haftaki yazıma geçmek istiyorum.
Sevgili dostlar, değerli okurlarım, geçtiğimiz hafta Pazar günü 30 Ağustos Zafer Bayramının 93 yıl dönümünü kutlama programını gerçekleştirmek üzere Protokol ve vatandaşlarımız ile birlikte Cengiz Topel meydanında toplandık. Zafer bayramı 1922 yılında 26 Ağustosta başlayıp 30 Ağustosta Dumlupınar’da Mustafa Kemalin Başkumandanlığında zaferle sonuçlanan Başkomutanlık Meydan Muhaberesini (Büyük Taaruz) anmak için kutlanan bayramdır. İşgal birliklerinin ülke sınırlarını terk etmesi daha sonra gerçekleşse de 30 Ağustos sembolik olarak ülke topraklarının geri alındığı günü temsil eder.
Şimdi gelelim böyle tarihimizde önemli bir yeri olan ve her anı ve her tarihi ile çok çok özel olan bu günün kutlanması sırasında bizlerin bu törenlere ne derece ilgi gösterdiği ve kaçımızın evlerimize bayraklarla donattığıdır.Milli bayramlarımız ulusça kutladığımız, birlik v e beraberliğimizi pekiştiren sevinçli günlerimiz değilimdir. Milli bayramlarımızı kutlarken atalarımızın kahramanlıklarını ve başarılarını anar, bize emanet ettikleri değerlerin önemini daha iyi kavramaz mıyız.
Turgutalp’ten Soma’ya gelinceye kadar geçtiğim yol güzergahlarında sadece Kamu kurum ve kuruluşların dışında bayrak asılan ev sayısına baktığım zaman gerçekten kişiliğimden ve şahsımdan esef duydum. İsterdim ki geçtiğim her dükkanın ve evin önünden geçerken Kırmızı beyaz bayrağımız bir gelin gibi dalgalanarak asılsın ve görenlere gerçek bayram havası yaşatsın. Geçenlerde sosyal paylaşım sitelerinden birisinde gördüğüm bir kutlama yazısı aynen şunu yazıyordu, “ Katılamadığımız 30 Ağustos Zafer bayramı hepimize kutlu olsun”
Bugün bu Resmi bayram yerine eğer bir festival organizasyonu veya konser olmuş olsaydı başlama saatinden en az dört, beş saat öncesinden orada toplanır, sahneye çıkacak sanatçıları alkışlamak için zamanları sayardık. Sizler eğer 30 Ağustos Zafer Bayramına katılmış olsaydınız ve benim yan tarafımda ayakta zorlukla bekleyen bir şehit anasının , Kürsüye çıkan komutanın konuşmasını yaparken göz yaşlarına boğulduğunu görseydiniz inanıyorum ki bu bayramların sizin için çok daha önemli olduğunun farkına varır, en azından Türklük gurur ,haysiyet ve onurunu bir kez daha haklı olarak yaşamasının farkına varırdınız. Bugün herkesin yaz dolayısı ile işi, tatili olabilir, ama görüyorum ki duyarlı insanlar gittikleri yerlerde de omuzlarında taşıdığı Türk bayrağı altında İstiklal marşını söyleyerek bu törenlere coşku ile iştirak etmişlerdir. Gerçekten Cengiz Topel meydanında toplanan az sayıda kalabalıklığa buradan sonsuz teşekkürlerimi iletirken, hepsine ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum, iyi ki sizler varsınız.
Gelecek hafta görüşünceye dek şen ve esen kalın, sevgi ile kalın, muhabbet ile kalın sevgili dostlarım.